“Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok” (1)
Sayın Bakanın ifadesine göre; “Teknik
nezaretçi uygulamasının yeraltı kömür işletmesine 3 dakikalığına, 3 saatliğine,
3 günlüğüne uğranılan yerler olduğunu görüyoruz. Bunun yerine orada sürekli
kalacak, yeterince maden mühendisimiz var, sayıları itibarıyla bunu
odalarımızla da konuştuk daimi nezaretçi olarak kalacaklar” .
Biri Sayın Bakana söylemeyi unutmuş yeraltında işletmelerinde yasa gereği zaten Daimi Nezaretçi
çalışıyordu, amaç kazaların önlenmesi ise Teknik Nezaretçiliğin kaldırılması ve
yerine Daimi Nezaretçi sisteminin getirilmesi ile yer altı kömür sahalarında
çalıştırılması gereken mühendis sayısı ikiden bire düşüyor.
Maden mühendislerine o
kadar ihtiyaç olacak ki inşallah maden mühendisi ithal etmeyi
düşünmeyiz. . Aman dikkat mühendis
ithal etmeyin adamlar aç kalır. İş bulma
şansı bulanlarda bu maaşlara çalışırdı zaten.
Yeraltında sürekli kalacak yeterli
sayıda mühendis varmış ya, mühendis adam kazmacının başında mı duracak,
o zaman ver mühendisin eline kazmayı kömürü de o kazsın. Hiç olmazsa başına bir
şey gelirse, kendi etti kendi buldu dersiniz olur biter.
Siz mühendisliği ne sanıyorsunuz;
size göre elinde gaz lambası sürekli ocakta duran, canı sıkıldıkça da, kim işe
geldi, kim erken gitti, kim işten kaytarıyor, kim sigara içiyor, diye kontrol eden, bunun için her saniye
ocağa bakan ve vardiyadan çıkarken de her gün nezaretçi defterine
günlük tutan adam mı mühendistir.
Israrla
belirtiyorum İllaki bir düzenleme yapılacaksa;
-Yer altı işletmeleri için il sınırlaması getirilebilir,
-Yer altı işletmeleri için aynı ilde ikamet zorunluluğu getirilebilir,
-Yer altı işletmeleri için 15 gün yerine 7 günde bir defter tutma
zorunluluğu getirilebilir,
-Sadece yer altı işletmelerinde Teknik Nezaretçilik kaldırılabilir.
Bu düzenlemenin pratikte uygulanması mümkün mü?
Hepimizin bildiği bir gerçek var
ki, pek çok ruhsat sahibinin birden fazla sahası var ve bu sahalarda daimi
nezaretçilik ile teknik nezaretçilik nerede ise iç içe geçmiş durumdadır.
Açıkçası pek çok ruhsat sahibi 5 sahası varsa, 5 daimi nezaretçi yerine “mali disiplinleri” açısından bu
sahaların hepsinin üretimini ve sorumluluğunu bir tek teknik nezaretçi ile
birlikte yürütmektedir. Eğer üretim yaptığı saha sayısı 5 den fazla ise bu defa
genel olarak dışarıdan teknik nezaretçi ataması yaptırtarak üretimini
yapmaktadır. Bu olasılıkların bu ve buna benzer her şekli uygulamada zaten
vardı.
Şimdi arz ve talep döngüsü ne göre
yılda bir ay, iki ay çalışan sahaların ve/veya mevsimsel şartlar sebebi ile en
fazla 4-6 ay çalışabilen sahaların bundan sonra üretimlerini bir mühendis
yerine 5.6.7 mühendis çalıştırarak yapma zorunluluğumu geliyor (maddeden böyle
anlaşılıyor) ancak ruhsat sahipleri bunu hem mali sebepler hemde yasal (SGK
vs,)mevzuatlar gereği yapmaz, yapmakta istemez.
Sonuçta bir daimi nezaretçi bulunduğu
sahanın haricinde aynı anda birden fazla sahanın daimi nezaretçi defterini
yasal olarak imzalayamayacağı için, haliyle bazı sahalarda kaçak üretim
olabileceği gibi (nasıl olsa ciddi bir üretim kontrolü yok)SGK ya tabi olmadan
(yakalanmaz ise sorun yok)kaçak mühendiste çalıştırılabilecektir. İşte asıl
kazalarda bu durumlarda oluşabilecektir. Yani kaş yaparken göz çıkarılacaktır.
Ama sadece adı değişecekse, yani
yine bir maden mühendisi aynı anda birden fazla sahayı kontrol ediyor olacaksa
bu defada Kanuna koyduğunuz “Maden ruhsat sahalarındaki işletme faaliyetlerinde, asgari
bir maden mühendisi daimi olarak,” maddesi, uygulamada imkânsız hale gelecektir.