MİGEM SORUMLUMU YOKSA SORUNLUMU
Herşeyden önce Somaya bakalım, bence
bu kazanın tek sorumlusu TKİ Genel Müdürlügüdür.Bu ruhsatın sahibi olan kurum TKİ dir. Bu ruhsatı” Hizmet Alımı”
altında (yada rödevans ile farketmez) kazaya neden olan işleticiye veren kurum
TKİ dir.Yani anlayış olarak al sahayı babanın sahası gibi çalıştır, kömürü
üret sen dert etme ben hepsini FakFuk Fona alırım ve bana oy veren seçmenime
kömürü dagıtırım diyen anlayışa hizmet eden kafa kiminse ,suçluda odur.
Koskoca TKİ olarak sahasında
üretilecek kömür için hiç bir denetim mekanizmasını sözleşmesine koymadan sahayı verirse olacagıda budur ,yok
eger denetim mekanizması var sözleşmede yazılı diyorlarsa yine TKİ suçlu,sevgili
kardeşim TKİ nin sahasının başında MİGEM
bekçilikmi yapacaktı.
Migem hiç bir sahanın teknik nezaretçisi degildir ,kimseye üretim
yada vardiya mühendisligi yapmaz,kimsenin İş Güvenligi uzmanı degildir.MİGEM sadece
“tetkik aşamasında” oradadır ,kanuna göre yapılması gerekenleri kontrol eder ,varsa eksik ve yanlışı tespit
eder , düzeltilmesi için süre verir veya geçici olarak sahanın faaliyetini
durdurur ve gider, takip etmenin anlamı sahanın bekçiligi degildir, sen arkanı
dönersin her şey yine eski haline getirilir.Kanuna göre sahadaki her aşamadan birinci derecede ruhsat
sahibi sorumludur.Bunun aksi düşünülemez.Ermenekteki yanlış tada bu böyledir.
Sevk fişlerinin ve Devlet
hakkının kontrolünüde bir başka kurumun yapması mümkün degildir eger bu iş
Maliyenin işidir diyenler içeriden ise sadece işi (Devlet Hakkı)
beceremedikleri ,bilmedikleri için bunu söylemişlerdir.Anayasanın 168.maddesi
ve 3213 sayılı kanuna göre Devlet Hakkı
nın alınabilmesi için tek uzman birim MİGEM dir.Maliye Bakanlıgının bu işin
üstesinden gelmesi mümkün degildir.(Bu konuyu her zaman daha geniş bir şekilde
tartışabiliriz)
MİGEM kazalardan sorumlu olamaz ama
MİGEM sorunludur,nedenmi
-Hizmet içi egitim anlayışı
yoktur,yeni gelenler bile hemen tetkik için göreve gönderilmektedir.Bu
nedenlede Sahada üretim kontrolünü yapmak ve imalatı çıkarmak için bile yeterli
bilgi düzeyine sahip olan kişi sayısı çok azdır.
- -Arazi görevlerdirmelerinin
süresi çok kısadır ,yetersizdir,sadece mali uzmanların saha başına en az iki gün , arazide kalması
gerekmektedir.
-Arazi yada tetkik görevi ulufe
anlayışı ile yapılmaktadır,bu nedenle aldıkları maaş sebebi ile geçim sıkıntısı
çeken arkadaşlar arazi görevini sadace” para”olarak görmektedirler.
-Siyasi baskı arazi
görevlendirmelerinde bir etken dir yani
bir nevi kulluk sistemi anlayışı getirilmektedir ,buda raporların
tarafsızlıgını etkilemektedir.
-Personelin karşılıklı güven
anlayışı köreltilmiştir.
-Tüm atamalar siyaseten
yapılmaktadır.
Bu liste daha uzar gider ....
Ayhan Aykut
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder